Hayatı
Bağdatlı Ruhi, 1534-1535 yıllarında Bağdat’ta doğmuş ve burada yetişmiştir. Gerçek adı Osman olan şair, mahlasını doğduğu şehir Bağdat’tan almıştır ve “Ruhi-i Bağdâdî” olarak anılmıştır. Hayatının erken dönemlerinde babası Ayaz Paşa’nın Bağdat’ın fethi sırasında bu şehre yerleşmesiyle, Osmanlı yönetiminin Bağdat’taki Türk varlığının bir parçası olmuştur. Eğitim hayatıyla ilgili kesin bilgiler bulunmasa da Bağdat ve çevresinde tahsil gördüğü düşünülmektedir. Sonraki yıllarda Bağdat’tan ayrılarak çeşitli Osmanlı paşalarının maiyetinde görev yapmıştır.
Ruhi’nin seyahat etmeyi seven bir yapıya sahip olduğu bilinmektedir. Bağdat, Necef, Kerbela gibi İslam dünyasının önemli merkezlerinin yanı sıra Şam, Erzurum, Hicaz hatta İstanbul ve Konya gibi şehirlerde bulunmuş, farklı kültürler ve coğrafyaları gözlemlemiştir. Mevlevî tarikatına mensup olduğu ve Galata Mevlevîhanesi’nde zaman geçirdiği bilinmektedir. Daha sonra Konya’ya gidip Mevlânâ Celâleddin Rûmî’nin türbesini ziyaret etmiş ve Hicaz ile Şam gibi İslam dünyasının diğer önemli merkezlerinde uzun süre kalmıştır. Sanatçı, 1605-1606 yıllarında hayatını kaybetmiştir.
Bağdatlı Ruhi’nin Edebi Kişiliği
- 16. yüzyıl divan edebiyatının önemli şairlerinden biridir.
- Özellikle gazel türünde yoğunlaşmış bir şair olarak bilinir. Divanında 1115 gazel bulunmaktadır ve bu gazellerinde genellikle aşk, ayrılık, özlem gibi temaları işlerken, lirik bir üslup kullanmıştır. Ayrıca terkibibent adlı eseriyle de tanınır. Terkibibent, toplumsal eleştirilerde bulunurken hiciv öğeleri de taşımaktadır ve döneminde önemli bir etki yaratmıştır. Özellikle Ziya Paşa‘nın bu esere yazdığı nazire, edebiyat tarihinde önemli bir yer tutar.
- Şiirlerinde sade bir dil kullanması, içten ve akıcı bir üslup sergilemesiyle dikkat çeker. Söz oyunları ve mana derinlikleri yerine doğrudan anlatımı tercih eden bir şairdir.
- Genellikle lirik bir söyleyiş tarzı benimsemiş, aşk, ayrılık, vuslat gibi temaları işlemiştir. Gazellerinde rintçe bir eda ve iç dünyasını yansıtan derinlik bulunmaktadır.
- Sosyal adaletsizlikler, toplumsal dengesizlikler gibi konuları ele alırken, zaman zaman tasavvufi konulara da değinmiştir.
- Bağdatlı Ruhi’nin eserleri, yazıldığı dönemden günümüze kadar etkili olmuş ve birçok şair tarafından örnek alınmıştır. Özellikle terkibibendi, edebi geleneğe önemli katkılarda bulunmuş ve Divan Edebiyatı’nın sosyal hiciv geleneğini zenginleştirmiştir.
Bağdatlı Ruhi Eserleri
Rûhî’nin bilenen tek eseri Türkçe divanıdır.
Rûhî Divanı, divan tertip usullerine uygun olarak hazırlanmış mürettep bir divandır. İçinde ikisi manzum mektup olmak üzere 40 kaside, 6 mersiye, 1 terkib-bend, 1 terci’-bend, 3 muaşşer (onlu), 2 müsemmen (sekizli), 7 müseddes (altılı), 1 muhammes (beşli), 94 tarih, 2 murabba’, 1 muamma, 8 gazel tahmisi, 1115 gazel, 28 rubâî, 26 kıt’a ve nazım şekli belirlenememiş birkaç manzume vardır.