Munis Faik Ozansoy Kimdir? Hayatı, Edebi Kişiliği, Eserleri

Hayatı

Munis Faik Ozansoy, 4 Nisan 1911 tarihinde Midilli’de doğmuştur. Babası ünlü şair Faik Ali Ozansoy, annesi ise Mevhibe Hanım’dır. Amcası, Servetifünûn’un tanınmış şairlerinden Süleyman Nazif’tir. İlköğrenimine Şişli’deki École Moderne’de başlamış, orta ve lise öğrenimini Galatasaray Lisesi’nde 1932 yılında tamamlamıştır. Daha sonra Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1935 yılında mezun olmuştur.

Hukuk fakültesinden mezun olduktan sonra İş Bankası’nda müfettiş muavinliği yapmıştır. Ardından Ticaret Bakanlığı İç Ticaret Şubesi’nde müdür muavini, müdür ve müfettiş olarak görev yapmıştır. Çeşitli devlet görevlerinde bulunmuş, Dış Ticaret Dairesi Başkanı, Basın-Yayın ve Turizm Umum Müdürü ve nihayet Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri olarak çalışmıştır. 1960 İhtilali sonrası Balmumcu’da nezaret altında tutulduktan sonra serbest bırakılmıştır.

Daha sonra T.C. Merkez Bankası Umum Müdürlük müşaviri ve Ankara Sanayi Odası genel sekreteri olarak çalışmıştır. Ankara Öğretim Derneği ve Galatasaray Kültür Merkezi’ni kurmuş, 1965 yılında Başbakanlık Müsteşarı, 1971 yılında ise Dışişleri Bakanlığı UNESCO Daimi Temsilcisi ve Paris Büyükelçisi olarak görev yapmıştır. 31 Mart 1975 tarihinde Paris’te geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etmiştir.

Munis Faik Ozansoy’un Edebi Kişiliği

Munis Faik Ozansoy, babasından dinlediği Abdülhak Hamid ve Tevfik Fikret’in şiirlerini ezberleyerek şiire olan ilgisini küçük yaşlarda göstermiştir. Henüz alfabeyi öğrenmeden aruzla beyitler düşünmeye başlamıştır.
Yahya Kemal Beyatlı ve babası Faik Ali Ozansoy’un yanı sıra Abdülhak Hamid Tarhan ve Tevfik Fikret’in de etkisi altında kalmıştır.
İlk şiirlerini ve edebi yazılarını Galatasaray Lisesi’nde öğrenciyken kurucuları arasında yer aldığı ve sonrasında Galatasaray adını alan Akademi dergisinde yayımlamıştır. İlk şiir kitabı “Büyük Mâbedin Eşiğinde” 1938 yılında yayımlanmıştır. 1948’de yayımlanan “Hayâl Ettiğim Gibi” şiir kitabı, Marmara ve Çığır dergilerinde yayımlanmış şiirlerinden oluşmuştur.
1950’de yayın hayatına başlayan Hisar dergisinin kurucuları arasında yer almıştır. Dergide “Düşündüğüm Gibi” genel başlığı altında edebiyatla ilgili pek çok konu üzerindeki düşüncelerini, yorumlarını deneme-eleştiri türüyle yazmış ve bu yazılarını aynı isimle 1957’de kitap olarak yayımlamıştır. 1959 yılında “Bir Daha” ve hece vezniyle yazılmış şiirlerden oluşan “Yakarış” adlı şiir kitapları basılmıştır.
Tiyatroya olan ilgisiyle Türk edebiyatına 1963’te Fransızcadan çevirdiği “Medea” ve “Andromak” eserlerini kazandırmıştır. 1965’te yayımlanan “Zaman Saati”nde zaman ve şiirle ilgili düşüncelerinden bahsetmiştir. 1968’de yayımlanan “Yakınma” adlı şiir kitabı, büyük hayranlık beslediği Tevfik Fikret’e ithaf edilmiştir.
Şiirlerinde karamsar bir bakış açısı hakimdir; bu dünyadan beklentisi olmayan, hasretle bu dünyadan ayrılacağı günü bekleyen bir şair profili çizmiştir. Şiirlerinde tabiat, aşk ve sevgili, hayal/rüya, yalnızlık, karamsarlık/bezginlik, öte duygusu/kaçış arzusu, maziye özlem, zaman, inanç ve ölüm gibi bireysel temaların yanı sıra insan sevgisi ve memleket sevgisi gibi sosyal temalara da yer vermiştir.
Divan şiiri nazım şekillerinden gazel, mesnevi, müstezad ve şarkı; halk edebiyatından koşma, tekke edebiyatından da ilahi tarzında şiirler yazmıştır. Batı edebiyatından aldığı şekilleri de değiştirerek şiir örnekleri vermiştir.
Dil, edebiyat ve diğer güzel sanatlar konusunda çok sayıda makale yazmış ve bunlar Türkiye İktisat Gazetesi, Standard, Türk Ekonomisi, Türkiye İktisat Mecmuası gibi dergilerde yayımlanmıştır.